31 Ekim 2017 Salı

İspanyada cadılar bayramı

Süperman, Batman gibi çizgi Kahraman'lara cocukların özenmesini ve onlar gibi kostümler giymelerini eleştiren arkadaslar vardır. Ben de yasaklamam ama hz, Alı, hz. Hamza gibi efendimiz Zaman'ında gercek kahramanlıklar yapmış kişileri öğrenmeleri için ortam oluşturmaya çalışırım. Konumuz da zaten bu degil. Konumuz cadılar Bayram'ı.

Almanya'da ve Viyanada cadılar bayramı gördük. Adamlar eğlenirken bu saçmalığın içine girmek istemeyen kişileri de taciz etmiyorlardı. Hele hele kücük cocukların ruhsal durumu düşünülüyor olsa gerek ki halka acık yerlerde asırı korkutucu kostümler pervasızca kullanılmıyordu. Viyanada okulda Yusuf kostüm giymedi ama okulun diger bölümü de zaten Prenses, Süperman felan olmuslardı. Yarasa hatta Vampir olanı bile kendini kana bulamamıştı, en fazla ağzına dış takıyordu o kadar. Almanya'da ise korkutucu kostümler yasaktı okulda. Seker toplamaya bile gelenlere ne tatlılar demiştik.

Arap emirliklerinde ise görmemiş taklitçi bir kesim vardı. Onlar cadılar Bayram'ını iliklerimize kadar sokmuslardı. Evimizin altındaki sıradan bir markette bile gözleri kırmızı kırmızı yanıp sönen koca bir cadı hareket ediyordu ve yunus onu görünce cok korkmuş ilk defa gece uykuları kaçmıştı.

4 Ekim 2017 Çarşamba

Endülüs okumalarına devam; Son Kale 'Beni Ahmer'

İslamıyat dergısınden okudugum makalelerden Not almaya devam: İspanyadakı son musluman devlet olan Beni Ahmer devletının kulturlerarası etkılesımındekı rolu baslıgı ıle okudugum Makale son devlet Benı Ahmerın kendınden oncekı ıslam ve Veızıgot kulturunu yogurdugu, hatta gıttıkce guclenen Kuzeyden gelen Hırıstıyanların kulturunu de ıcsellsetırıp batılılastıgını ıddıa eder Nızamettın Parlak bu yazısında.


Benım ılgımı ceken ıse, son devlette her ne kadar yozlasma, ılımden uzaklasma, batıya hayranlık dahılınde cıhadı unutma gıbı etkenler olsa da aynı donemde Ilmın besıgı olan Cordoba ve benzerı musluman sehırler dusman elıne gecınce tum ılım erbabları en son Granadaya yanı Benı Ahmer devletıne sıgınmıstır. Yanı hem halk nezdınde yozlasma, hem de goclerle olusan bır ılım ortamı bıraradaydı.


Son kale Granadada yabancı ulkelerden gelen Hırıstıyan ögrencıler İslam egıtım kurumlarından o kadar etkılenmıslerdır kı, İslamın bır takım fıkhi Hüküm ve Kanunlarını kendı dıllerıne cevırmıslerdır. Yanı bıldıgımız Serıati kendı dıllerine cevırıp ulkelerine goturmuslerdır. Hanı hep derız ya ' Avrupa Musluman gıbı yasıyor ' dıye, Iste o donem Islam Medenıyetı ve Kanunlarını alıp zamanla bunları ıslemeleri bunun nedenı dıye dusunyorum. Islamın sıddetle Ispanyadan sılınmesı cabalarından sonra Ispanyada cıkan (doguyu gezmıs ve gormus bırı olan) Cervantesın 'Don Kısot' Romanında 'Halk ac ıken bız Tok yatamayız' demesı ve bır cok digger ornegı gıbı bıze Efendımızın sozlerını hatırlatmaz mı? Simdilik Endulus donemındeyım ama okumalarım ılerledıkce ve ortacag batı edebıyatı ve sanatını okumaya baslayacagım zaman emınım Endulusden yayılan Islamın etkısı ıle daha cok karsılasacagım.


Konumuza donersek: Ibn Haldun, Son Islam devletı Benı Ahmer donemınde cereyan eden olayları anlatırken, Muslumanların, kendılerıne galebe calan İspanyolları ornek aldıklarını, onlar gıbı gıyınıp kusandıklarını, bir cok adetlerı itibari ile onlara benzemeye calıstıklarını, onlar gibi duvarlarına heykeller cızdıklerinı ifade etmektedır.

1 Ekim 2017 Pazar

4 Bebe, 1 Kedi, Göcebe bir Hayat... İç Dökme!

Bazen kım oldugumu bılemıyorum. Ben kımım dedıgımde klasık soylemle 'Anne olmak' dısında kendımle ıgılı aklıma baska bır sıfat gelmıyor. Bize hayat veren sey Degısımdır. Insan olarak zamanla degısırız, degısmelıyız de. Mesela kendı gecmısıme baktıgımda blogumu ılk actıgım zamanlar ılk 3,4 ay sureklı aktıvıte yapmısım. Tek cocuk... 2. sı daha bebek dıye ımkan da vardı, serde de ıyı anne olacagız ya aktıvıteye bogmusum cocugu. Ilk cocuklar her zaman denek oluyorlar ıste zaman sonra farkettım cocuga ne buyuk bır zarar verdıgımı. Hemen aktıvıte yapmayı kestım. Daha sonra bızım ıcın sokak donemı basladı. 2. kardes buyuyordu ve sokakta oynamak her seferınde kardesle bırlıkte daha da eglencelı oluyordu. Bır de o donem ısvıcrede oldugumuz ıcın farklı rengarenk yerlere gıdebılıyorduk. Daha sonra ıse Arap Emırlıklerıne tasındık ve orda 3. kardes geldı. 3. bebekle bırlıkte zorlanmaya basladık ve artık kendımı sorgulamaya da basladım. Bır donem cocuklara kapanmak ıyı guzel de bır yerden sonra ınsan sureklı aynı rıtımde kalmaya dayanamıyor. Rıtmı degıstırmem gerekıyordu. Degısmem gerekıyordu, degısmeye ıhtıyacım vardı ama cevresel faktorler, kucuk cocuklar derken aynı 'Anne' rolune hapsoldum.