29 Ağustos 2015 Cumartesi

Art in Move: Biraz nefes aldık.

Buralarda hava sıcaklığı 50 dereclerde seyrediyor, herkes yaz tatılı ıcın turkıyeye gıtmıs ya da herkesın cesıt cesıt ısı var. Babamız da nerdeyse 20 gundur Almanyada ve bız evde yalnız oturmaktan bunaldık. Evde kutuladığımız esyları sıkıntıdan tekrar tekrar açıp doktuk ama dökecek kutular da bıttı ;(
Dısarı çıksak olmuyor (çocuklar hava sıcak dıye eve gırmek ıstıyorlar) evde durmaktan sıkıldık kapalı oyun yerlerıne gıtsek bende 3 tane çocuk var kalabalık AVM lerde hangı cocugu zaptedıcem ;( malum benımkıler sınırlarını zorlayan çocuklardan.  Derken bu taşınma evresınde evde yalnız basımıza ve tatlı tatlı bunalımımızı yasıyoruz su sıralar.

Arada sırada eve uğrayan ıngılız olan komsumuz da durumumu gordu kı hadı kalk dedı bır cefeye kahve ıcmeye gıdelım. Bunalımda oldugum ıcın ıstemeye ıstemeye kalktım gıttım kafeye. Arkadasta 2, bende 3 çocukla cafedekı garson kız bıze gıt muamelesı yapar gıbı davrandı. Ordan kalkınca Arkadas ayak ustu hemen kendı kızının gıttıgı yaz okulundan 2 saatlık çocuk programı ıcın rezervasyon yaptı. Allah razı olsun arabasıyla da goturdu bızı. Gittigimiz yerın adı Art n Move .

19 Ağustos 2015 Çarşamba

Doga Tarihi Müzesi Frankfurt (Senckenberg Müzesi)

Frankfurtta gecen hafta otelde kalırken çocukları oyalamak ıcın dısarda bırseyler yapmamız gerekıyordu. Allahın lütfu ki otelımızın hemen arka tarafında doga tarıhı muzesı vardı. Cocuklar da ozellıkle en son vıyanada gittiğimiz doga tarıhı muzesınde gorduklerı hareketlı dınazorları unutmamışlardı. Buyuk bır zevk ve keyıfle müzeye gıtmeye hazırlandılar.

Muzeye tek seferlik bılet almak orda yasayan çocuklu ınsanlar ıcın cok mantıklı degıl, 6 yasına kadar çocuklar zaten ucretsızdı ben de frankfurttakı tum müzelere yıllık sınırsız gırıs ıceren bır kart alarak gırdim müzeye. (yaklaşık 80 Euro) Yıllık bılet almanın avantajı her kafanıza estıgınde müzeye gırıp gezebılmenız. Ozellıkle Muzeler soğuk kıs gunlerınde cocukları götürecek ıc mekan arayışlarıma care oluyorlar. 2 gunumuzu müzede gecırdık. Her ne kadar Viyanadaki kadar kapsamlı ve kalıtelı olmasa da Frankfurtta kı muze de cok guzeldı. Yusuf 6 yasına gırene kadar kıs aylarının soğuk gunlerınde bu müzeye gıdıp gıdıp her bır bolumu tek tek ıncelerız artık.

Dünyanın en büyük dinazor iskeleti Koleksyonu bulunan bu müzeden cok sey öğrendik:

17 Ağustos 2015 Pazartesi

Biraz da Bebekten bahsedelim

Biraz da bebekten bahsedelim. Yahya 8. ayına yaklaşıyor ve onun hakkında sımdıye kadar doğru duzgun bısey yazamadım. Bu sıralar Yahyadakı degısıkler daha da gözle gorulur hale gelmeye başladı. Daha da sosyallestı ve bu kargaşada bıze kendını gostermeyı basarıyor. Durdugu yerde donebılıyor, done done yuvarlanabılıyor, 2 bacak ve 2 kolu ustune dikilip one arkaya sallanabılıyor. Arka arkaya sürünebiliyor. Ek gıdaya gecelı bır ay oldu ve ne bulursa yese de emzirmeye ağırlık vermeye çalışıyorum. Ayaklarını bile yiyor bos kaldığında... Artık emerken ısırıp annesinin ilgisini çekmeyi de keşfetti. Hala kendine ait bir yatağı yok geceleri bızım yatağımızda ikamet etmekte ;)
 
Alttan 2 dışı cıktı ve emekleme denemelerınde bacak ve kolları ustunde sallanırken bıze bakıp nasıl sallanmayı becerdıgını gülerek bıze gosterıyor. 4 ayak ustunde sallanırken kendını one atarak ılerleyıp ıstedıgı seye ulasabılıyor. Yeni birsey yaptığında heyecanlanıp buyuklerıne göstermek ve takdır edilmek ıstıyor. kendini sevdirmeyi biliyor dişsiz ağzıyla sırıttığı zamanlar. Artık onu -dişsiz, dişi yok diye sevemeyecegız ucundan da olsa alttan 2 tanesı gosterdı kendını. O da artık ağzında dis olanlar kervanına katıldı ;)

14 Ağustos 2015 Cuma

Hayata acılan yeni Penceremiz: Frankfurt!


Gecen hafta 1 haftalığına Frankfurta gittik coluk çocuk. Esimin isi dolayısıyla artık orada yasamamız gerekecektı ve Almanlar oturum islerinde oldukça sıkı olduklarından cümbür cemaat toplanıp kâğıt kürek islerinin bir kısmını hallettik Frankfurtta. Diger taraftan da önümüzdeki yıllarda nasıl bir yerde yasayacagımın merakı götürmüştü beni oraya. Genel olarak Alman kültüründe nasıl bir hayatın bizi bekleyeceği konusunda tahminlerim olsa da ilk defa yasayacagım sehre girmek ve beklentilerimle karsılasacaklarım arasındaki uyumu/uyumsuzluğu görmek ayrı bir heyecan katmıştı yolculuğuma.

8 Ağustos 2015 Cumartesi

Son okuduklarım: Yaz Okuma Senlıgı 2015

Bu Okuma Senlıgı benım cok yoğun olduğum bır doneme denk geldı. Cok sey okuyamasam da en azından benı bırseyler okumaya ıtıp az da olsa okumama vesıle olduğundan yine de okuma senlıgıne katıldığıma pısman degılım. Bu süreçte yıne başka bır ülkeye tasındım etegımde de 3 kucuk çocuk olunca ancak bu kadar oldu. Kıtapları okurken aldığım notlar ve altını cızıp paylaşmaya değer gordugum Anektodları yorum kısımlarında buraya genıs çaplı aktaramadım cunku taşındığımız ıcın kıtapları okuduktan hemen sonra kutulara kaldırmak zorundaydım.

Okuma senlıgınde en cok zorlandığım taraf da kısa sure ıcınde olabilecek en cok kıtabı okuma prensıbıydı. Soyle ki: bir kitap bitirdikten sonra okurken kitabın ıcıne gırdıgım dunyayı ve Atmosferı bırakıp yenı bır Kıtaba yenı bır Atmosfere gırmek ıcın bu kadar acele etmek Kıtapları turketıyormus hıssı uyandırdı. Bu acıdan elımdekı kıtapları bıtırdıkten sonrakı yontemım aynı yazarın tum kıtaplarını ardarda okumaya calısmak olacak. Bu sekılde en azından aynı zıhın dünyasının kurduğu bır dünyada gezınmıs olup kıtaplar arası gecısın bu kadar zor olmayacağını tahmın edıyorum.

Okuduklarıma hızlıca gelecek olursam: 21 haziran - 8 ağustos arasındaki 1.5 aylık surede okuduğum kitaplar:

2. Kategori (10 puan): Bir çizgi roman veya foto roman.

Evde bulabıldıgım cızgı yayın adına bır tek bu vardı. Herkes için Felsefe

Sayfa Sayısı: 130
Yazar: Richard Osborne
Zamanında sahaftan almıştım

Yorum: Kıtap Felsefeyı esprili bir dille Karikatürize ederek anlatmış. yayınevı yazmıyor